Medya ve İletişim Hukuku
Medya ve İletişim Hukuku
Medya kavramı özel televizyonların artış gösterdiği yıllarda, radyo, televizyon ve gazeteciliği kapsayan bir tanım olarak hayatımıza girdi. Ancak internet çağına geçildikten sonra sosyal medya isimli yeni medya türü medya ve iletişim kavramının hemen tamamını içine alan bir hale gelmiş bulunmakta.
Sosyal medya ve daha genel olarak internet üzerinden iletişime geçen insanlar, kendilerini gizleyebildiklerinden çok daha rahat davranmaya başladılar ve farklı olduğu kadar tuhaf bir iletişim dili gelişti. Sosyal perdeleri, maskeleri ve görgü kuralları ile bağlı olan insanlık, internetin koruyucu kalkanı ardında pervasız davranmayı tercih eden insanların çokluğu yeni bir iletişim dili geliştirdi. Özellikle sosyal medya üzerinden iletişime geçen insanların çok kolay biçimde birbirlerine hakaret ve küfürler yöneltebilmeleri bir çok ceza ve tazminat davası açılmasına sebebiyet verdi. Şunu unutmamak gerekir; sosyal medya ya da internet üzerinden kurulan iletişimde yapılan hakaretin yüz yüze hakaretten bir farkı yoktur. Hatta özel mesajlaşmadan değil de instagram ya da twitter gibi platformlarda, herkese açık olarak yapılması aleniyet unsurunu da içerdiğinden yüz yüze hakaretten daha fazla ceza gerektiren bir durumdur.
Çalışma Alanlarımız
Bunun yanısıra ulaşılması çok zor olan devlet büyüklerine veya sanatçılara doğrudan taleplerini ulaştırabilmeleri gibi büyük bir kolaylık da mevcut olduğundan doğrudan hakaret ve küfür içeren mesajların yollanması suç işlemeyi de çok kolay hale getirmiştir. İnternet kullanırken sokakta insanlarla konuşmamızdan bir farkı olmadığını hiçbir zaman unutmamak gerekir. Dilin kemiği yoktur diye güzel bir tanımlama vardır. Bunu internet dünyası için klavyenin kemiği yoktur haline getirebiliriz. Bir anlık kızgınlık sonucu attığınız bir mesaj sonradan başınızı ciddi biçimde ağrıtabilir.
Yine sokakta yürürken sizden para isteyen insanlara, ya da yardım isterken anlatılan hikayelere karşı nasıl mesafeli ve şüpheci yaklaşmakta iseniz, internette de ürün satın alırken ya da, bağış, oyun ve benzeri amaçlarla ödeme yapacaksanız aynı şüpheci tutumunuzu takınmanız gerekir. Maalesef dolandırıcılar bir çok güvenilir sitenin birebir taklidini yaparak pek çok insanı zarara uğratıyorlar. Bunu önlemenin yolu güvenli internet kullanımı öğrenmek ve bilgisayar başındayken kendimizi hayal dünyasına kaptırmamaktır. İnternet ile büyüyen nesil bunu kolay öğrenmektedir. Ancak televizyona alışmış nesiller interneti de televizyon gibi düşünmekte ve tek taraflı bir iletişimin mevcut olduğunu zannetmektedirler. Oysa “Vizontele” filminde televizyonu yeni gören insanların “Zeki Müren de bizi görecek mi?” sorusu komik olsa da , aynı şeyi internet ve sosyal medya için sorarsak bu soru komik olamayacak, cevabı da “evet” olacaktır. Bu nedenle internet kullanırken yazdığınız her şeyin ve yaptığınız her işlemin iz bıraktığını ve her an hukuku ilgilendirebileceğini unutmayınız.
Televizyonun internetten izlenmeye başlanması, radyonun internetten dinlenmesi, gazetenin internetten okunması gibi gelişmeler medya kavramını, internetten bağımsız değerlendirmeyi mümkün kılmamaktadır. Yaşanan gelişmelere paralel olarak hukuki düzenlemeler de yapılmakta ve içtihatlar oluşmaktadır. Gelişmelerden öğrenilen şudur; internet kullanımında, sosyal medyada ve diğer platformlarda sınırsız biz özgürlük yoktur ve yapılan her şeyin hukuki sonuçları olacağını unutulmamalıdır.